Kalimnos Gezi Rehberi
Çocukla seyahat köşemin bu yazısında Kalimnos nerededir, Kalimnos’a nasıl gidilir, Kalimnos’ta gezilecek yerler, Kalimnos’ta nerede kalınır, Kalimnos’ta ne yenir ve neler yapılır anlatmaya çalışacağım. Özellikle çocukla seyahat ettiğimiz için, nelere dikkat ettiğimizi ve çocukla nasıl gezdiğimizi de anlatmaya çalışacağım.
Kalimnos, Yunanistan’ın On İki adalar yani Dodecanese adalar grubuna bağlı, 16.000 nüfusuyla bu adalar topluluğundaki 3. büyük adadır. Bodrum’un batısında, Turgutreis’in tam karşısında yer alan ada, Wikipedia’da yazdığına göre aynı zamanda On İki Adalar grubundaki en varlıklı ada ve genel olarak Yunan adaları içinde de en varlıklı olan adalar içerisinde yer alıyormuş. Gittiğimizde gördüğümüz lüks, villa tarzı evlerden zaten adada çok varlıklı insanların yaşadığı da belliydi.
Biz Kalimnos’u, Leros’a geçiş için bir durak noktası olarak kullandığımızdan sadece bir gece kaldık ve araba kiralayamadığımızdan, ve tabiki çocuklu olduğumuzdan her yerini hakkıyla gezemedik. Bu yazıda size kendi gördüklerimiz ile beraber internetten okuyarak öğrendiklerimi de aktarmaya çalışacağım. Kalimnos için genel izlenimim ise bir günden çok daha fazlasını hak ettiği yönünde, zira ileride yine fırsatım olursa gidip daha uzun kalmak isteyeceğim bir ada, ama kendi arabamla.
Kalimnos’a Türkçe’de Kilimli de deniyor. Adada tırmanma ve dağcılık sporu baya popüler. Feribot iskelesinden iner inmez tırmanmayla ilgili dükkanlar ve ekipman satan mağazaları görmek mümkün. Bunun yanında sünger ve kekik balı da adada çok satan şeyler arasında. Kekik balını oradan alıp, bu euro kuruyla servet ödeyeceğinize Datça’dan gidin alın veya internetten sipariş verin. Yıllardır Datça’da yaz tatili geçiren bir insan olarak 6 yaşımdan beri kekik balı dışında bal yemem, üstüne de tanımam.
Kalimnos’a nasıl gidlir?
Öncelikle Yunanistan’a bağlı olan Kalimnos’a gidebilmek için geçerli bir Schengen vizesine sahip olmanız gerekiyor. Kalimnos’ta kapı vizesi uygulaması yokmuş o nedenle eğer kapı vizesi aldıysanız mecbur önce Kos’a geçip oradan Kalimnos’a gidebilirsiniz.
2018 yazı için geçerli olarak Kalimnos’a Bodrum Cruise Port’tan her Salı karşıklıklı seferler düzenleyen Yeşil Marmaris feribotları http://www.yesilmarmarislines.com/tr/ ile veya Cumartesi günleri Turgutreis’ten kalkan Bodrum Feribot İşletmeciliği http://www.bodrumferryboat.com/tr/default.asp veya Bodrum Express Lines feribotları ile https://www.bodrumexpresslines.com/tr-TR/trips/index yaklaşık 1 saatte ulaşabilirsiniz. Bilet fiyatları eğer aynı gün gidip gelecekseniz, farklı gün gidiş dönüşe göre biraz daha uygun oluyor. Bilet alırken mutlaka internetten fiyat araştırması yapın. Bunun için www.letsferry.gr adresini kullanabilirsiniz. Bu site aynı zamanda yunan adaları arası geçişler için farklı feribot alternatiflerini de listeliyor. Biz bilet alırken Yeşil Marmaris 32 euro’ya Kalimnos biletlerini satarken, Exas Shipping Service sitesi üzerinden bileti aldığımızda tek yön fiyatı 20 euro ödemiştik. Sabah 08:45’te kalkıp, 09:45’te adaya varıyor.
Internetten bilet aldığınız zaman mutlaka size email ile gelen voucher’ı basıp limana yanınızda götürün. Limana vardığınızda önce check-in kuyruğuna girip, pasaportunuzu gösterip ve o voucher’ı verip gerçek biletlerinizi almanız gerekiyor. Daha sonra biletleriniz ve pasaportunuz ile polis kontrolünden geçiyorsunuz. Havaalanlarından farklı olarak bagajınızda sıvı ile ilgili bir kısıtlama yok. Biz euro kuru çok arttığından orada boşuna masraf yapmamak için 1,5 Lt’lik pet şişe sularımız ve Kerem’in sütleri ile bir valiz doldurmuştuk ve hiçbir sorun çıkmadı.
Polis pasaport kontrolünden sonra limanda bir duty free mağazası da var. Eğer alışveriş yapacaksanız giderken veya dönerken Türkiye’deki Duty Free mağazasından alışverişinizi yapıyorsunuz çünkü Kalimnos’ta bir duty free mağazası yok.
Kalimnos’ta bir havaalanı da var fakat sadece Atina, Kos ve Leros’a iç hat seferleri düzenleniyor.
Kalimnos’ta nerede kalınır?
Kalimnos’ta feribottan indiğiniz anda kendinizi şehir merkezinde buluyorsunuz. Sahil şeridi boyunca sıralanmış bir sürü cafe ve tavernaların çoğunda yerel halk ve turistler gün içerişinde frappelerini yudumluyorlardı. Frappe aslında buzlu nescafe ve sadece Kalimnos’ta değil bütün Yunanistan’da acayip popüler bir içecek.
Kalimnos’ta merkez yani Pothia bölgesinde kalabileceğiniz gibi, otelden plaja kolaylıkla ulaşayım ve daha sessiz sakin bir bölgede kalayım diyorsanız Massouri / Mirties bölgesini de tercih edebilirsiniz.
Biz Kalimnos’ta bir gece kaldık ve Kalimnos’ta nerede yemek yenir bölümünde bahsedeceğim Aegean Tavern’de yemek yemek istediğim için ve Kerem’in puseti ile kolaylıkla gidip, eğer uyursa uyanmasın, herhangi bir araca binmek gerekmesin diye Masouri’deki Hotel Oasis’te kaldık. Yüksek sezonda gittiğimiz için Kalimnos’taki otellerin çoğu doluydu ve gecelik 50 euro olan kahvaltı dahil otelimiz booking.com sitesindeki en uygun fiyatlı otellerden biriydi. Gittiğimizde bize odamızın ücretsiz olarak bir üst gruba yükseltildiğini söylediler ve 3 yataklı, denize bakan, geniş balkonlu güzel bir oda verdiler. Kahvaltısı basit olsa da, ekmek, yoğurt, bal, reçel, feta peyniri, kaşar peynir, ve corn flakes çeşitleri olarak bana göre yeterliydi.
Booking.com veya tripadvisor.com üzerinden Kalimnos’taki otelleri inceleyebilir ve puanlarına göre karar verebilirsiniz.
Kalimnos’ta araba kiralama
Kalimnos’ta feribot iskelesinden iner inmez dümdüz yürürseniz birbirine çok yakın olan 2 araba kiralama şirketini bulacaksınız. Bizim gittiğimiz 14 Ağustos 2018 tarihinde malesef ertesi gün özel bir kutlama günü (Aziz Maria isim günüymüş) olduğundan ve yüksek sezon olduğundan, 2 hafta önceden email ile sormama ve yerinde de araştırmamıza rağmen kiralık araba bulamadık. Araba kiralama ücretleri günlük 50 euro civarında. Sezon dışı olan Haziran ve Eylül aylarında daha uygun fiyata araba bulmanız da mümkün. Genel bir bilgi olarak Kalimnos’ta otomatik vites araba bulmak oldukça zor, o nedenle önceden email atıp rezerve etmekte fayda var. 3 farklı araba kiralama şirketinin email adresleri aşağıdaki gibi:
[email protected]
[email protected]
[email protected]
Kalimnos’ta taksi ücretleri
Araba kiralayamadığımız için Kalimnos’ta ulaşımımızı taksi ile sağladık. Adalarda genel olarak taksiler taksimetre kullanmıyorlar. Gideceğiniz yere göre taksicinin size söylediği fiyat üzerinden mutlaka pazarlık yaparak %10’a kadar bir indirim almanız mümkün.
Biz limandan bizi alan taksici ile kısa bir konuşma sonrası gideceğimiz yerleri söyleyip fiyatta anlaşınca bütün Kalimnos seyahatimiz boyunca aynı taksici ile yol aldık. Merkezden Vlichadia plajına 15 euroya, Vlichadia’dan Masouri’deki otelimize 18 euro’ya ve otelimizden limana yine 18 euro’ya gittik. Vlichadia – otel ve otel – liman arası için bize ilk 20 euro demişti ama biraz pazarlıkla 18 euroda anlaştık, biraz daha zorlasak belki az birşey daha koparabilirdik.
Kalimnos’ta nerede denize girilir?
Vlichadia Plajı
Araba kiralayamadığımız için malesef Kalimnos’un her yerini görmek nasip olmadı ama internetten yaptığım araştırmalar neticesinde sanıyorum gerçekten de Kalimnos’un denize girmeye değer en güzel plajlarından biri olan Vlichadia’ya gittik. Öyle ki, limandan bizi alan taksiciye sabah feribottan iner inmez bavullarla Vlichadia plajına gitmek istiyoruz dediğimizde, “Nereden duydunuz, orası daha çok yerel halkın gittiği çok güzel bir plajdır” dedi. Taksici amcanın internet ve blog camiasına uzaklığını yaşına veriyorum ve Kalimnos adasını hakkıyla gezen @ayagimintozuyla ve nereyekacsak.com’a teşekkür ediyorum.
Vlichadia birbirine 50m mesafede olan düz ayak iki plajdan oluşuyor. Biri daha kumluk, diğeri biraz daha iri taşlı, ama ikisinin de sahili ağaçlık böylece doğal gölgelikler oluşabiliyordu. İri taşlı olan tarafın suyu daha mavi ve berrak, kumluk olan yer haliyle biraz daha bulanık gibi ama tabiki tertemiz.
Kumluk olan plajda bir Estiatopio adında bir restaurant vardı ve sahilde şezlonglar vardı, iri taşlı olan plajda ise iki tane işletme vardı, biz Paradiso Beach’te oturduk. Burada sahilde şezlong yoktu fakat Paradiso’nun arka tarafında işletme müşterilerinin kullanımı için sahil minderleri ve yere yakın açılır kapanır sandalyelerden vardı. İsteyen oradan minderini alabiliyordu ama geri bırakmak ve sahilde sürüklemeyip kumaşı deldirmemek şartı ile. Plajda denize giren çoğunluk yunandı, muhtemelen yerli turistlerdendi ve neredeyse herkes bulduğu bir gölgeliğe plaj havlusunu yayarak yerde oturuyordu.
Bizi en çok şaşırtan ise, Çeşme veya Bodrum’da olsa, böyle denize sıfır olan bir işletme sahibi ne yapar eder halkın o plaja girmesini engellerdi, illaki o işletmeden birşey satın almalarını sağlamaya çalışırdı. Kalimnos’un Vlichadia plajında ise durum çok farklıydı. Paradiso hiçbir suretle tam önünden denize giren halka asla karışmıyor bu da insanlara huzurlu bir atmosfer sağlıyordu. Biz Paradiso’da minderli bir köşesi olan oturma grubuna oturduk, bavullarımızı eşyalarımızı bir köşeye koyduk ve Kerem de o minderli yeri kendine yatak yaparak bir güzel öğlen uyudu.
Masouri Plajı
Masouri plajı adanın batı tarafında ve bir koni gibi yükselen Telendos adasının tam karşısında yer alıyor. Bu tarafta deniz daha dalgalı ve otellerin ve yolun olduğu bölgeden denize inebilmek için birçok basamak inmek gerekiyor. Dolayısıyla çocukla, özellikle de hala pusetle seyahat ediyorsanız burası size uygun değil.
Batıda kalması sebebiyle de akşam güneş batarken direkt sahilin üstüne batıyor, ben şahsen akşam güneşinin gözümün içine girmesini çok sevmediğimden ve Kerem hala puset kullandığından burada denize girmeyi tercih etmedim. Sahil kumluk ve adanın en uzun plajlarından, manzara ise şu şekilde. Plajda şezlonglar fakat bir işletmeye mi ait yoksa ücretli mi bilemiyorum.
Vathy plajı
Merkezin hemen kuzeyinde ve adanın doğu tarafında kalan bu bölgeye biz araba kiralayamadığımız için gidemedik ama internetten okuduğum bloglar ve google maps’teki görsellerden öğrendiğim kadarıyla küçük bir köy olan Vathy’de plaj yok ama beton bir iskele var. Tekne turlarının da uğrak yeri olan bu koyda daha çok tekneden atlayarak veya beton iskeleden denize girebiliyorsunuz.
Palionnisou Plajı
Yolunun oldukça virajlı olduğunu okuduğum, adanın en kuzey doğu tarafında yer alan plaj. İri taşlı olan plajda bir de işletme varmış.
Plati Gialoss / Panormos
Masouri plajının güneyinde ve adanın batı tarafında kalan bu plajlara biz gidemedik ama okuduğum kadarıyla, Masori gibi dalgalı bir deniz var. Kum olan plajda yemek için işletme de mevcutmuş.
Kalimnos’ta Gezilecek Yerler
Kalimnos’ta feribottan iner inmez sizi Tezaris adında bir tur firması karşılıyor. Küçük minibüslerle, kişi sayısına göre de lüks otobüslerle gerçekleştirilen bu turlar büyük ve küçük tur olmak üzere ikiye ayrılıyor. Büyük tur sabah 10 gibi size feribottan alıp öğlen 3’e kadar gezdirirken, küçük tur yaklaşık 2 saat sürüyor. Büyük turun fiyatı kişi başı 20 euro idi. Eğer Kalimnos’a günübirlik geçtiyseniz ve araba kiralama derdiyle uğraşmak istemiyorsanız bu turlar iyi birer opsiyon. Kısa olan tur size adayı gezdirdikten sonar iki opsiyon sunuyor. Dilerseniz siz denize girebileceğiniz bir plajda bırakıyor, dilerseniz de merkeze geri götürüyor.
Kalimnos’un merkezini tepeden görebileceğiniz ve adada en turistik yer diyebileceğim St Savvas Kilisesi’ni limandan yukarıya doğru baktığınızda görebileceksiniz. Bizim malesef buraya çıkma şansımız olmadı ama resmini aşağıdan çektim.
Kalimnos’ta ne yenir?
Bir yunan adası klasiği olarak seviyorsanız tabiki deniz ürünlerini tercih edin derim. Ben çok deniz ürünü fanı olmasam da kocam bıraksanız ahtapot neslini kurutabilir. Genelde yurtiçi yurtdışı nereye gitsek restoran seçme kriterleri bira ve ahtapot ızgara fiyatlarına göre olur. Ben ise daha gelenekselciyim, ve yunan musakkasının bir hayranıyım. Şimdiye kadar gittiğim hiçbir yunan adası ve ana karada kötü musakka yemedim. Hepsi ortalamanın üstü. Onun dışında kebap, cacık, kabak topları da benim favori mezelerim arasında. Kerem ise deniz ürünü olarak en çok kalamarı seviyor. Sonrasında karidesle, balık ikinci sırayı paylaşıyor.
2018 Ağustos ayı için gittiğimiz restoranlarda 50’lik biralar 3 – 4 euro arası değişiyordu. Marketlerde ise 1-2 euro arası. Ahtapot ızgara ise 9 ila 13 euro arası, musakka ise 8-10 euro arası değişiyordu. Bu fiyatlar tabiki sadece kalimnos için değil, bu yaz gezdiğimiz Leros ve Patmos için de geçerli, zira Kalimnos’ta sadece 2 öğün yemek yiyebildik.
Kalimnos’ta öğle yemeğini denize girdiğimiz Vlichadia plajındaki Paradiso Tavern’de yedik. Kerem yiyebilsin diye köfte, greek salad ve cacık söyledik. 3 birayla beraber hesap 32 tuttu.
Akşam yemeğini ise bütün bloglarda bahsi geçen Masouri’de Aegean Tavern‘de yedik. Sırf bu tavernaya gideriz diye merkez yerine adanın bu tarafında kalmaya karar vermiştim fakat biz diğer bloglardakiler kadar memnun kalmadık. Belki de yanlış yemek tercihleri yaptığımızdan böyle hissettik ama yol üzerinde Oasis Otel’den Aegean Tavern’e yürürken çok daha tatlı minik aile işletmeleri gördük ve oralarda da yemek yesek bundan çok daha fazla zevk alırdık diye düşünmüştük.
Aegean Tavern’de günün yemekleri bir tahtada yazıyordu ve garsonun da önerisiyle en pahalı yemeklerden biri olan Blue Tuna Fish söyledik, yani ton balığı. Ben normalde bile ton balığı sevmezken sanırım garsonun gazına geldik ve basiretimiz bağlandı, Kerem de balık yesin diye söyledik. Kerem de çok beğenmese de biraz yedi. Efe ahtapot ızgara söyledi. Garson güneşte kurutulduğu için biraz tuzlu gelebileceği konusunda bizi uyarsa da ahtapotu söyledik ama tuzluluktan ziyade Efe’ye çok sert geldi. Yemeğin en güzel tarafı beklerken getirdikleri fırından yeni çıkmış taze ekmek ile, yemek bitiminde ikram ettikleri ballı lokma tatlısı ile kavunlu dondurma idi. Ömrümde yediğim en güzel tatlılardan biriydi gerçekten.
Ertesi sabah otelde kahvaltı ettikten sonra 11:25 feribotu ile Leros’a geçtik. Eğer Kalimnos yazımı beğendiyseniz sosyal medyada arkadaşlarınızla paylaşıp daha çok kişiye ulaşmama yardımcı olabilirsiniz.
Leros yazımı merak edenler bu linke tıklayarak yazıya ulaşabilirler.