Çalışan kadınlar olarak hamilelik boyunca, doğum öncesi ve doğum sonrası yasal haklarınızı biliyor musunuz? Annelerin ve anne adaylarının ilgisini çekebilecek bu yazımda Doğum İzni (Analık İzni) nedir, SGK’dan Doğum Parası nasıl alınır, Doğum Yardımını alabilmek için nereye başvurmalıyız gibi pek çok sorunun cevabını vermeye çalıştım. Ücretsiz izin, süt izni, toplu süt izni kullanımı, kısmi süreli çalışma… hepsi ve daha fazlası işte bu yazıda, üstelik kanunların kullandığı ağır uslupla değil örneklemeli anlatımla!
Bu yazıda anlatacaklarım 1 Aralık 2016 tarihi itibariyle geçerli olmak üzere,
de yazanları içermektedir.
TANIMLAR
Analık izni: Kadın işçinin doğum nedeniyle çalıştırılmadığı süre için verilen izni;
Ücretsiz izin: Analık izninin bitiminden itibaren işçiye isteği halinde verilen izni;
tanımlar.
HAMİLELİK – GEBELİK
Diyelim ki hamilesiniz. Hamile olduğunuzun doktor raporu ile onaylanmasının ardından, çalıştığınız yeri bu rapor ile bilgilendirmelisiniz. Olayı bir süre tabi ki kendinize saklamak isteyebilirsiniz, ama hemen bildirirseniz, rutin doktor kontrollerinize kimse size karışmadan gidebilirsiniz, ve doktora gittiğiniz saatler izninizden düşmez. “Benim çalıştığım yer zaten çok anlayışlı, çalışma saatlerimiz esnek” diyorsanız oh ne ala… İsterseniz karnınız iyice büyüyene kadar kimseye laf etmeyin!
Ama unutmayın ki, Kanuna göre gebe ve emziren kadınların günde 7,5 saatten fazla çalıştırılmaları yasaktır. Mesela benim gibi günde 8 saat çalışıyorsanız, yarım saat erken çıkabilirsiniz!
ANALIK İZNİ – DOĞUM İZNİ
Normalde hamileliğin 40 hafta sürdüğünden yola çıkarak, tek bebeğe hamileyseniz, doğumdan önce 8, doğumdan sonra 8 olmak üzere toplam 16 hafta doğum izniniz – Analık İzni’niz – var. İkiz, üçüz veya daha fazla bebeğe hamileyseniz (ki düşünemedim bir an) doğumdan önce 10 hafta doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 18 haftalık bir izniniz var.
Hamileliğinizin 32. Haftasını bitirdiğiniz gün (çoğul gebeliklerde 30. Haftasını bitirdiğiniz gün), doktora gitmeniz ve iş göremezlik raporu almanız gerekiyor. Diyelim ki, doğum sonrasına daha çok izniniz kalması için hemen izne çıkmak istemiyorsunuz, o zaman doktorunuz da uygun görür, sağlığınızda da bir sorun yoksa, size “çalışabilir” raporu veriyor. Bu rapor ile 37. Haftanın sonuna kadar çalışabilirsiniz. Maalesef kanunen, sağlığınız çalışmaya uygun olsa bile, 37. Haftadan sonra, yani doğuma 3 hafta kaldıktan sonra, çalışmanız yasak. Bu da demek oluyor ki, doğurduktan sonra geriye 13 haftalık bir izniniz kaldı (çoğul gebeliklerde 15).
Oldu da (allah korusun) erken doğum yaptınız, ve daha izne bile çıkamadan doğurdunuz. O zaman doğurduktan sonra 16 haftanız var demektir (çoğul gebeliklerde 18 hafta). Tabi ki bu süreler doktor raporuyla arttırılabilir. Günümüzde bu raporlar direkt SGK’nın sistemine aktarılıyor o yüzden ayrıca sizin bir şey yapmanıza gerek yok. IK’yı bilgilendirin yeter. Bu sayede paranızı alacaksınız, bildirmek önemli!
Eğer doğum esnasında anne hayatını kaybederse, kullanamadığı kalan izinler babaya aktarılıyor. Kanunda geçen bir diğer husus da evlat edinme. Eğer 3 yaşından küçük bir çocuğu evlat edindiyseniz, anneye veya babaya, çocuğun onlara tesliminden itibaren geçerli olmak üzere 8 hafta izin veriliyor.
Bu arada artık babalara da, eşinin doğum yapması halinde beş gün izin veriliyor, ve maaştan eksilen bir şey olmuyor.
DOĞUM PARASI
Doğum (analık) İzni süresince, maaşınızı değil, SGK’dan analık sigortası kapsamında iş göremezlik ödeneği alıyorsunuz. 2015 Aralık ayında doğum yaptıktan sonra benim toplam 16 hafta için aldığım rakamlar şöyle:
- Emzirme ödeneği 112tl
- 16 hafta için 20.500tl
*** Prime esas günlük kazancınıza göre yukarıdaki hesaplama değişiklik gösterebilir***
Analık izni için ödenen geçici iş göremezlik ödeneğine hak kazanabilmek için, doğumdan önceki son 1 yıl içinde en az 90 günlük sigorta primlerinizin yatmış olması gerekiyor. Bu da eğer çalışırken hamile kaldıysanız, zaten doğurana kadar 90 gün geçecek demek, yani güvenli taraftasınız.
Analık izninde esas olan SGK’dan alınan paradır ama bazı şirketler, eğer maaşınız yukarıda belirtilen tutardan fazla ise, iyi niyet göstererek size bu sürede kendi maaşınızı yatırmaya devam ediyor, ve SGK size paranızı yatırınca, sizden SGK’dan aldığınız parayı şirkete geri yatırmanızı istiyor. Hatta bazı şirketler duydum, hem size maaşınızı veriyor, hem de SGK’dan size yatan parayı geri istemiyor! Hey gidi… ne şirketler var!
Şirketiniz de gerekli bildirimleri yaptıysa, paranızı almak için SGK İl Müdürlüğüne gitmenize gerek yok! Direkt Ziraat Bankasına gidip, TC Kimlik numaranızı vererek paranızı alabilirsiniz. Mayıs 2016’da Ziraat doğum parası ödemelerini sadece ayın 8’i ile 14’ü arası yapıyordu, ona göre gidin. Bir de önceden bankaya haber verin, parayı hazırlasınlar, yoksa para yok diyerek sizi geri gönderebilirler!!!
DOĞUM YARDIMI
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının verdiği bu ödenek birinci çocuk için 300tl, ikinci 400tl, üçüncü için ise 600tl.
Bu ödeneği alabilmek için önce internetten başvuru formunu doldurup, çıktısını alıp, doğan bebeğin kimlik fotokopisi ile bakanlığın il müdürlüklerine götürmeniz gerekmektedir. Detaylı bilgiyi bu linkten alabilirsiniz.
Bu parayı sadece anne alabiliyor. Para yatınca PTT’den cep telefonunuza sms geliyor ve kimliğiniz ile en yakın PTT’ye gidip paranızı alıyorsunuz.
ÜCRETSİZ İZİN
Analık izni bittikten sonra 6 aya kadar ücretsiz izin alabilirsiniz. Bu sürede maaş almıyorsunuz, yani size hiçbir şey ödenmeyecektir. Eğer ücretsiz izin alacaksanız, dilekçenizi, analık izniniz bitmeden şirkete yazılı olarak ve kaç ay olduğunu belirterek verin ve şirketten de yazılı olarak “ücretsiz izin isteğiniz kabul edilmiştir” gibi bir yazı alın. Bu kanunen gerekli, yoksa şirket sizi geçerli sebep göstererek (pislik yapmak isterse) işten çıkarabilir. Unutmayın, yazılı!
SENELİK İZİN
Ücretsiz izin alsanız bile, o sene sanki çalışmışsınız gibi yine senelik izinleriniz olacak, izinlerinde herhangi bir azalma olmayacak merak etmeyin. Normalde 20 gün senelik izniniz varsa, 6 ay çalışmamış olsanız da, yine 20 gün izin yapabileceksiniz.
Kanunda açıkça yazılmasa da son çıkan yönetmelikte bahsi geçmiştir ve uygulamada da izinlerin kullanım sırası şu şekildedir:
ANALIK İZNİ + ÜCRETSİZ İZİN + SENELİK İZİN + SÜT İZNİ –> İŞE BAŞLAMA
Bazı şirketler tabi ki farklı uygulama yapıyor olabilir ama genel bu şekilde.
SÜT İZNİ
Süt izni, işe başladıktan sonra bebeğiniz 1 yaşına gelene kadar onu emzirmeniz için verilen günlük 1,5 saatlik bir izindir. Bunu gün içinde bir kerede kullanabileceğiniz gibi, örneğin 3 yarım saatlik süreler halinde de kullanabilirsiniz. İstanbul’da bu süre yolda geçeceği için şayet işinize komşu bir apartmanda oturmuyorsanız, sanırım bir kerede 1,5 saati kullanmak daha mantıklı olur, geç gidebilir veya erken çıkabilirsiniz. Yine bu süre, sanki çalışıyormuşsunuz gibi değerlendirilir, izinden maaştan bir kesinti olmaz.
Kanun süt iznini günlük olarak belirlemiş ama, şehir şartları göz önüne alınarak uygulamada bazı şirketler bu iznin haftalık veya toplu kullanımına izin vermektedir. Burada şirketin iyi niyeti ve insiyatifi söz konusudur, bunu yapmak zorunda değillerdir.
Haftalık demek, haftalık 1,5 saatleri kullanmayıp biriktirerek, bir günü izin olarak alabilmek demektir. Burada haftanın 5 günü çalıştığınızı kabul ediyorum. (1,5saat/gün * 5gün = 7,5 saat = 1 çalışma günü)
Toplu demek işe başlamanız gereken tarihten itibaren çocuğunuzun 1 yaşına basmasına kaç hafta kaldıysa, haftada bir gün izin şeklinde hesap yapılarak, kalan günlerin toplu olarak kullanılmasıdır. Örnek olarak, ben şu şekilde izin kullandım:
16 haftalık analık izni + 5 ay ücretsiz izin + 15 gün senelik izin. Senelik iznimin bitimi olan 19 Eylül’de işe başlamam gerekiyordu. Bu tarihten sonra süt izni olarak, 23 Aralık’a kadar, yani Kerem’in doğum gününe kadar, haftada bir gün çalışmıyorum. Ama 19 Eylül ile 23 aralık arası 14 hafta olduğundan, 14 gün daha izin yapıp Ekim ayı ortalarında işe başlayabilirdim.
Eğer süt iznini toplu kullanırsanız, tabi ki işe başladıktan sonra bir daha o izni kullanamıyorsunuz, sadece çocuk 1 yaşına gelene kadar günde 7,5 saat çalışırsınız o kadar.
Eğer 16 haftalık analık izninden sonra direkt işe başlarsanız, o zaman süt izni için çok daha fazla gününüz olur.
Ortalamada çocuk 13 haftalıkken işe başlayacağınızı kabul edersek, toplu olarak alırsanız 40 günlük, yani 1,5 aylık bir izin yapabilirsiniz. Eğer analık izninden sonra senelik izin de kullanacaksanız, önce senelik izni kullanır, sonra kalan süre için süt izni hakkınızı kullanabilirsiniz.
İŞE BAŞLAMA
Kanuna göre gebe ve emziren kadınların günde 7,5 saatten fazla çalıştırılmaları yasaktır. Yukarıda anlattığım gibi, süt izinlerini toplu kullanmadıysanız, benim gibi işe başladıktan sonra haftada bir gün izniniz olur.
ÇALIŞMA SÜRESİNİN YARISI KADAR ÜCRETSİZ İZİN
Analık izninden sonra işe başlayacaksanız, eğer isterseniz ilk çocuğunuzda 60 gün boyunca part-time çalışabilirsiniz. Ama tabiki maaşınızı da ona göre alırsınız. İkinci çocuğunuz ise süre 120 güne, üçüncü çocukta 180 güne çıkar. İkiz doğurduysanız, yukarıdaki sürelere 30ar gün daha ekleniyor. Çocuğunuz engelli doğduysa, o zaman 1 sene boyunca part time çalışabilirsiniz. Eğer bu izinden yararlanırsanız, o zaman süt izninden yararlanamazsınız. O nedenle bana pek mantıklı gelmedi ama tercih eden olabilir tabiki.
Bu izin evlat edinenler için de geçerlidir.
KISMİ SÜRELİ ÇALIŞMA
Diyelim ki, analık izninden sonra ya 6 aylık ücretsiz izni veya part-time olan ücretsiz izni kullandınız ve işe başladınız. Ama bir nedenle part-time çalışmak istiyorsunuz, o zaman çocuğunuzun mecburi okul yaşı gelene kadar – şu an kaç yaşında başlıyorlar tam bilemesem de diyelim 6 yaşında başlayacak okula, o zaman 6 yaşına gelene kadar – part time yani kısmi süreli çalışmak için başvurabilirsiniz. Yani illa izinler biter bitmez değil, çocuk 2 yaşındayken de buna başvurabilirsiniz, ama tabi yine maaş çalıştığınız süreye göre verilir.
Kısmi süreli çalışmak için işverene yazılıbaşvuru yapın. Kabulü için kocanızın çalışıyor olması gerekiyor. İşyeriniz size 1 ay içinde yazılı kabul vermek zorunda, vermezse otomatik verdi sayılıyor ve herhangi bir haklı fesih durumu olmuyor.
…
Umarım sizler için açıklayıcı ve anlaması kolay bir yazı olmuştur. Konuyla ilgili sorularınız olursa yorum kısmına yazarsanız elimden geldiğince cevaplarım. SGK uzmanı değilim ve bir iddiam da yok, amacım sadece yardımcı olmak. Biliyorsunuz kanunlarda değişiklikler olabiliyor dolayısıyla, bu yazıyı ileriki bir tarihte okursanız, bazı değişiklikler olmuş olabilir.
Related